Yazarak ders çalışmak kimisine göre zaman kaybı gibi gözükse de bilimsel araştırmalar bu görüşün yanlış olduğunu göstermektedir. Ders çalışırken not almak, yazdığımız şeyin daha fazla akılda kalmasını sağlar. Yazarak çalışmak nasıl bu kadar etkili basit bir örnekle açıklamak gerekirse eğer sınavda kopya çeken herkes bilir ki kopya amaçlı hazırlanan o küçük notlar kopya çekmemize gerek kalmadan zaten kendiliğinden aklımıza gelirler, bir düşünün belki bazılarını hala hatırlıyor olabilirsiniz.
Peki bir şeylere yönelik hayal kurarken veya bir girişimfikri aklımıza geldiğinde yazarak
çalışmak faydalı mı? Evet, tabii ki. Eğer biraz detaylı araştırma yapacak
olursanız mutlaka görürsünüz ki her dâhinin bir defteri vardır. Belki de
defterleri olduğu için dâhidirler…
Yazarak Çalışmak Mı Okuyarak Çalışmak Mı?
Kimileri ezber yaparken okuyarak çalışmayı yazarak çalışmaya
tercih etmektedir. Fakat okuyarak çalışan kişiler okudukları şeyi ezberleseler
bile kısa bir süre sonra unutmaktadır. Bu sizin de başınıza gelmiştir, yazarak
çalıştığınız bir şey uzun süre aklınızda kalıyor ve tekrar öğrenilmesi
gerektiğinde daha kolay öğreniliyor.
Yazarak ders çalışmak
okuyarak çalışmaktan daha faydalı ve öğreticidir. Bilimsel olarak da kanıtlanan
bu gerçek, yazının devamında göreceğiniz önemli ve başarılı insanların
sözleriyle de doğrulanmıştır. Yazarak
çalışmak, okuyarak çalışmaktan daha verimli ve uzun vadelidir.
Yazarak Çalışmak Zaman Kaybı Mı?
Herkesin de bildiği ve test ettiği üzere yazarak çalışmak
okuyarak çalışmaktan daha uzun süren bir gerçektir. Peki bu bir zaman kaybı mı?
Aslında bu sorunun cevabı size bağlı, eğer öğrenmek için çalışıyorsanız katiyen
zaman kaybı değil; ancak sadece ezberlemek ve bir daha kullanmamak amacıyla çalışıyorsanız,
evet zaman kaybı.
Yazarak Çalışma Teknikleri
1. Zihin Haritaları
İngilizce’de “Mind Map” olarak geçen zihin haritaları,
hazırlık sınıfındayken öğrendiğim bir teknikti. Bu tekniği bu kadar geç
öğrenmiş olmam benim için çok üzücü oldu. Zihin haritalarında, anlatmak
istediğiniz konuya yönelik ana anahtar kelimeleri çıkartıp yazarak çalışıyorsunuz.
Örnek vermek gerekirse bir sunum yapacağınızı varsayalım,
sunum için uzun bir konuşma metni hazırlamak yerine basit bir zihin haritası
hazırlayabilir ve uzun ezberlerden kaçınabilirsiniz. Diyelim ki sunumda “teknoloji”
konusunu anlatacaksınız. Teknoloji deyince aklınıza ne geliyor? Çağrışım
yaptığınız kelimeleri not alın ve baloncuklar halinde “teknoloji” kelimesinin
etrafına yayın. Mesela teknoloji deyince benim aklıma bilgisayar, telefon,
tablet, uçak, VR gözlükler gibi daha bir süre şey geliyor. Bu şekilde yayın ve
sunumunuz sırasında bunlardan bahsedin. Daha akılda kalıcı olması açısından
yazarak çalışmaya yönelik bir teknik olan “Zihin Haritaları” için bir görsel
bırakıyorum:
2. Söylenileni/Okuduğunuzu Değil Anladığınızı Yazın
Yazarak ders çalışırken yapılan en büyük hatalardan ve
okullarda sistem yüzünden bize sıklıla dayatılan en büyük hatalardan birisidir
bu. Hanginiz edebiyat hocasının söyeldiğini aynen yazdığında eve gittiğinde
aklında kaldı? Değil eve gitmek, ben cümleyi yazdıktan 2 dk sonra unutuyordum…
Bir şeyi öğrenmeye çalışırken okuyup veya dinleyip aklımızda
kalanları hemen yazmalıyız ki o şey daha uzun süre akılda kalsın ve tam
manasıyla öğrenelim.
3. Renkli ve Çarpıcı Tasarımlar Yapın
Yazılarınızı tek bir renkte yazarsanız okurken sıkılabilir
ve zor öğrenebilirsiniz. Yazdığınız cümledeki özet niteliğindeki anahtar kelimeleri
farklı bir renkte yazarak dikkat çekici hale getirebilir ve beyninizin
algılarını açabilirsiniz. Renklerin çarpıcılığını kullanın ki beyniniz rahat
öğrensin.
Yazarak çalışmak
son derece öğretici bir yöntem olup kesinlikle uygulanması gereken bir
tekniktir. Sadece ders çalışırken değil, aklımıza parlak fikirler geldiğinde de
not tutulmalıdır. Sinirbilimci ve Açık Beyin’in kurucusu Prof. Dr. Sinan Canan’a
göre yazarak çalışmak beynin daha iyi çalışmasını sağlamaktadır. Yazmayan
çocuklarda ise zeka geriliği görülmektedir.
Dünyanın en başarılı iş adamlarından bir tanesi olarak kabul
edilen ve Virgin Holding’in sahibi Richard Branson kendi yazdığı blog yazısında
konuyla ilgili şöyle söylemektedir:
“Virgin Holding’in sahibi olduğu şirketlerin bir çoğu çok
alakasız anlarda doğdu. Eğer not defterlerimizi açıp o andaki garip
fikirlerimizi not etmeseydik belki de bütün bunlar hiç gerçekleşmeyecekti”
Ayrıca konuyla ilgili kaynak olarak kullandığım videoları
bırakıyorum…
0 Yorumlar